Soru Sor
Sorunu sor hemen cevaplansın.
Ağız boşluğunda, tatmaya, yutkunmaya, sesleri boğumlamaya yarayan etli, uzun, hareketli organ; tat alma organı:
Tarih: 2016-08-01 13:30:33 Kategori: Sözlük
Soru Tarat
Kitaptan sorunu tarat hemen cevaplansın.
Sorunu sor hemen cevaplansın.
Dil Nedir
dil
İsimAğız boşluğunda, tatmaya, yutkunmaya, sesleri boğumlamaya yarayan etli, uzun, hareketli organ; tat alma organı
Cümle 1: Ağzımı dolduran kocaman dil, kelimelere yer bırakmıyor ki... - Y. Z. Ortaçİnsanların düşündüklerini ve duyduklarını bildirmek için kelimelerle veya işaretlerle yaptıkları anlaşma, lisan
Cümle 1: Dilinden Anadolu'lu olduğu ancak belli oluyordu. - Sait Faik Abasıyanık
Cümle 2: Hiç bir dilde sayı böyle güzel sayılamaz. - S. BirselBir çağa, bir gruba, bir yazara özgü söz dağarcığı ve söz dizimi
Cümle 1: Tevfik Fikret'in dili.
Cümle 2: Halk dilinin günebakan ismini verdiği bu çiçek, güneşe âşıktır. - H. S. TanrıöverBelli durumlara, mesleklere, konulara özgü dil
Cümle 1: Hukuk dili. Gözlerin dili. Çiçeklerin dili.dil
MecaziDüşünce ve duyguları bildirmeye yarayan herhangi bir anlatım aracı
Cümle 1: Yazı dili. Müzik dili.dil
MüzikBazı üflemeli çalgılarda titreşerek ses çıkaran ince metal yaprak
Birçok aletin uzun, yassı ve çoğu hareketli bölümleri
Cümle 1: Terazi dili.dil
DenizcilikMakaraların ve bastikaların içine yerleştirilmiş olan, üzerinden geçirilen halatı istenilen yöne çevirmeye yarayan, çevresi oluklu, küçük döner tekerlek
Cümle 1: İki dilli makara.dil
HalkdiliAnahtar
dil
CoğrafyaDenize uzanan dar ve alçak kara parçası, berzah
dil
TarihSorguya çekilmek için yakalanan tutsak
Büyük baş hayvanların haşlanıp pişirildikten sonra yenebilen dili
Cümle 1: Birkaç dilim ekmek, ince bir iki dilim peynir veya dil, bazen de haşlanmış bir sebze yemeği. - Sait Faik AbasıyanıkAyakkabı bağlarının ayağı rahatsız etmemesini sağlayan ve bağ altına rastlayan saya parçası
bk. ağız dil vermemek
Cümle 1: Çocuk, hâlâ dil ağız vermeden yatıyordu. - R. N. Güntekinçok tanınmış, ünlü
Cümle 1: Tapucu Ragıp Efendinin çiçekleri dillere destandır. - T. Buğrahakkında dedikodu yapılmak
Cümle 1: Yâr adını desem olmaz / Düşer dillere dillere. - Erzurumlu Emrahdile düşmek
(konuşma kudreti, yeteneği, olmayan varlık) konuşmak, dillenmek, lisana gelmek
konuşturmak
Cümle 1: Yıllar yılı, bu amaçları devlet adamlarımız, basınımız, sanat âlemimiz dile getirip durmuştur. - T. Halmanbelirtmek, anlatmak, açıklamak, ifade etmek
Cümle 1: Divan edebiyatımızdan seçme mısraları, seçme beyitleri, çizgi, ışık ve gölge oyunlarıyla dile getirdi. - Y. Z. Ortaç
Cümle 2: Kendi kendime, adlı şiirinde bunu şöyle dile getirir. - S. Birsel
Cümle 3: Acı bir gerçeği dile getirmek boynumun borcu... - T. Halmananlatılmak
Cümle 1: Bizde de, eski nice yanlış kehanetler dile getirilmiştir. - T. Halmananlatılması kolay ama yapılması veya katlanılması çok güç
gizli tutulması gereken bir şeyi açığa vurmak, duyurmak, yaymak
herhangi bir sebeple konuşmayan kimse konuşmaya başlamak
hastalık sebebiyle güçlükle söz söyleyebilmek, güçlükle konuşmak
Cümle 1: Hastaya bazı şeyler soruyor. Fakat anlaşılır cevaplar alamıyordu. Birkaç saatin içinde kaynımın dili ağırlaştı. - H. R. Gürpınarbir sözü çok kullanmaktan dolayı o söze alışmak
Cümle 1: ... ertesi güne devrisi der de ondan dilim alışmış. - Sait Faik Abasıyanıksaygısızca karşılık verenler için kullanılır
bk. dili pabuç kadar
konuşamaz olmak, sesi soluğu çıkmamak
Cümle 1: Kılıcı görünce dili boğazına aktı hayranlığından. - Y. Kemalkoşmaktan, yürümekten ve yorulmaktan çok susamak
Cümle 1: Koştu koştu da dili bir karış sarktı. - Sait Faik Abasıyanıkbir kimsenin konuşması başka bir dile benzemek
(konuşamayan veya susan kişi) konuşmaya başlamak
korku, heyecan, hastalık, utangaçlık, sarhoşluk gibi sebeplerle söyleyeceğini şaşırarak karıştırmak
Cümle 1: Vehbi Dedenin kendini dinlediğinin farkına varır varmaz dili dolaştı. - H. E. Adıvar
Cümle 2: Hikâyesini anlatmaya çalışan Süleyman Efendinin dili dolaşmaya, sözlerinin arası uzamaya başladı. - M. Ş. Esendalsöyleyebildiği kadar, anlatma gücünün elverdiği ölçüde
Cümle 1: Mademki çocuk terbiyesi hakkında konuşmak istiyorsunuz, dilimin döndüğü kadar söyleyeyim. - S. Ayverdibir sözü doğru, düzgün söylemeyi becerememek (veya becermek)
Cümle 1: Bu kadar söz anlatmaya gücün yetiyor da yalnız bir ad söylemeye mi dilin dönmüyor? - Sait Faik Abasıyanıkamacını iyi anlatamamak (veya anlatmak)
susmak
dedikodu etmemek
Cümle 1: Götüreceği cadı karının dili dursa neyse... Okuyup iyileştirirse herkese yayar. - A. Kutlualay etmek, eğlenmek
sürekli konuşmak
söylenemeyecek şeyleri de söylemek
bıktıracak kadar çok konuşan veya kötü sözler söyleyenler için ilenme olarak kullanılır
kırıcı ve ağır konuşmalar için kullanılır
"söz söyleyemez olsun" anlamında ilenme sözü
"cansız nesneler konuşabilseler, bazı olaylara tanıklık da edebilirler" anlamında kullanılır
Cümle 1: Galata sokaklarının dili olsa da anlatsa... - Sait Faik Abasıyanıksaygısızca ve gönül kırıcı karşılıkta bulunan
sevinç, korku, şaşkınlık gibi sebeplerle birdenbire söz söyleyemez olmak
Cümle 1: Bütün otobüs halkının dili tutulmuş gibiydi. - R. N. Güntekin
Cümle 2: Sağ bacağı kesik Gıyas dinlemiş bunu. Son nefesinde dili tutulan dedesinden. - M. C. Andayhaddini bilmeden konuşmak
bir sözü söylemeye gönlü razı olmak (veya olmamak)
Cümle 1: Ölmek için komşulara mı gideceğiz? Bunu bana nasıl teklif etmeye dilin vardı? - R. N. Güntekin
Cümle 2: Bana rahat oturuyorsun demeye nasıl dilin varıyor? - H. E. Adıvar
Cümle 3: Süleyman Kâhyaya söylemeye kimsenin dili varmıyor, gücü yetmiyordu. - Y. Kemalüzüntü ve eziyet çekmek, zarara uğramak
Cümle 1: Otobüs yolculuğundan bir hayli dilim yandı. - B. R. Eyuboğlukandırmak, inandırmak veya yararlanmak için tatlı sözler söylemek
Cümle 1: İnandıktan sonra da gönlümün rahat etmesi için birçok diller döktü. - R. N. Güntekin
Cümle 2: Ninniyi mutlaka söylemesi için ona bir sürü dil döktü. - O. C. Kaygılıyabancı bir dili kolaylıkla öğrenme yeteneği olan
dili yanmak
nszbıkmak, nefret etmek
Cümle 1: Şair neslinin şarkıdan o kadar dili yandı ki, şarkı kelimesini nerede görse silip üstüne türkü diyecek. - B. R. Eyuboğlubir söz hatırlanacak gibi olup da hatırlanamadığında söylenir
insan doğru veya yanlış her şeyi söyleyebilir
tekrar tekrar söylemekten usanmak, bıkmak
Cümle 1: Büyük hanımın her gün söyleye söyleye dilinde tüy bitmesine rağmen hizmetçiler sabun kalıplarını muslukta bırakıyorlardı. - R. N. Güntekinbir canlının çıkardığı seslerden veya onun davranışlarından ne anlatmak istediğini anlamak
dilinden anlamak
Mecazisöz konusu olan şeyin özelliğini bilmek
Cümle 1: Bunda yenilmiş, içilmiş bir şey yok ya! Sen onun dilini de anlarsın. - M. Ş. Esendalsürekli olarak aynı kişiden veya şeyden söz etmek; sık sık anmak
Cümle 1: Dilinden hiç düşürmediği cümleleri hep birer bilmece gibi şeylerdi. - A. Ş. Hisarsürekli olarak, bir kimsenin sitem, eleştiri ve sataşmalarına uğramak
aynı şeyi durmadan ve her yerde tekrarlamak
Cümle 1: Bu aydınlardan bazılarının son zamanlarda dillerine doladıkları bir hikmet var. - O. V. Kanıkbir kimseyi her yerde kötülemek
bk. diline dolamak
Cümle 1: Hacı Kasap, âdeta bu sözleri aferin tarzında diline pelesenk etmişti. - Ö. Seyfettinçok konuşkan kimseler için söylenir
Cümle 1: Mütemadiyen gülüp söylüyordum. Hacı Kalfa'nın ellerini dizlerine vurarak: -Dil otu mu yedin be kızım? diye bir gülmesi var ki... - R. N. Güntekinsaklanacak konuları açığa vurmamak
kötü söz söylemekten kaçınmak
bir kimseyi herhangi bir sebeple söz söyleyemez duruma getirmek, susmak zorunda bırakmak
hiç yememek
hoşa gitmeyen bir şey söyleyen kimseye ilenç olarak kullanılır
neden konuşmuyorsun?
susmak
sonunu düşünmeden, gelişigüzel konuşmak
sonunu düşünmeden, gelişigüzel konuşmaktan sakınmak
Cümle 1: Şarkta, insanın selâmeti dilini tutmasındadır, diye bir söz vardır. - B. Feleksevinç, korku, heyecan gibi sebeplerle konuşamaz olmak
Cümle 1: Satılmışın hiddetli hiddetli çıkışması üzerine dilini yutup ters yüzüne mutfağına döndü. - E. E. Talubir kimsenin sözlerinden, açıkça söylemediği bir şeyler anlaşılmak
Cümle 1: Günlerdir doktorun dilinin altında bir şeyler olduğunun farkındaydı. - Y. Kemalkonuşma sırasında kelimeleri yanlış söylemek
istenmeyen bir konudan söz etmek
gizli tutulması gereken bir şeyi söylemek
Cümle 1: Çıkar şu dilinin altındaki baklayı da ne demek istiyorsan söyle, ben de anlayayım. - O. C. Kaygılısöyleyecek duruma gelmişken vazgeçmek
Cümle 1: Sen gitmezsen Ankara 'da yas tutmazlar, demek dilimin ucuna kadar gelmişken tuttum. - M. Ş. Esendal
Cümle 2: Bazen nasihat verenlere böyle demek insanın dilinin ucuna geliyor, geliyor ama diyemezsin ki diyesin! - B. Felekbk. dilimin ucunda
Cümle 1: Vaktiyle nişanlımdı, cümlesi dilinin ucunda idi. - H. E. Adıvariçten, yürekten olmayarak, lâf olsun diye
bir kimseye ağır ve kırıcı sözler söylemek
suçunu, kendi konuşması ile açığa vurmak
her yerde kendisinden söz edilmek
Cümle 1: Hangi hanım, dillerde gezen aşk maceralarından dolayı mevkiinden düşüyor? - H. C. Yalçınbir olay veya bir nitelik halk arasında yayılmak
Cümle 1: Şu kadarını söyleyeyim ki, dillere destan olan Boğaziçi bu acaip manzara yanında çocuk oyuncağı kalır. - B. R. Eyuboğludil tutmak
Eskidilsorguya çekmek için düşman askeri yakalamak
bir kimse veya bir şey için kötü söylemek
Cümle 1: Ağzına geleni söylüyor ama kadının sanat gücüne en ufak bir şekilde dil uzatmıyordu. - H. Taner
Cümle 2: Hilmi bir taraftan annesine acayip bir şeyler okuyor, Genç Türklükten bahsediyor, hatta padişaha dil uzatıyordu. - H. E. Adıvar
Cümle 3: Başka ulusların kabahatleri ne olursa olsun, dost ve düşman bize nasıl dil uzatırlarsa uzatsın... - T. Halmançok konuşulmak, uzun süre bahsedilmek
Cümle 1: Adları dilden dile dolaşan insanların en büyük hususiyetlerinden biri de güzel konuşmalarıdır. - B. R. Eyuboğlu
Bulmacada Dil
Bulmacada Denize uzanan dar ve alçak kara parçası sorusunun cevabı nedir?
Kare ve çengel bulmacalarda "Denize uzanan dar ve alçak kara parçası" sorusunun yanıtında boşluk 3 harflidir ve cevabına DİL yazabilirsiniz..
Tarih: 2016-08-01 13:30:33 Kategori: Sözlük
Kitaptan sorunu tarat hemen cevaplansın.
Dil Ne Demek: Tat Alma Organı..
Yorum Yapx